Tarih 10 Ekim, 2015…
AKP hükümetinin Suriye’deki iç savaşa müdahil olmasından sonra DİSK, Türk Tabipleri Birliği ve HDP gibi pek çok siyasal ve toplumsal örgütün yanı sıra muhtelif siyasetçilerin ve savaş karşıtı aktivistlerin müştereken kurduğu Barış Bloku’nun çağrısı üzerine Ankara Garı önünde “Emek, Barış, Demokrasi Mitingi” düzenleniyordu. İŞİD-AKP ittifakı sonucunda Çözüm Süreci’nin ani bir çıkmaza girip başarısız olmasının ardından protestocular, silahların susturulup, çatışmasız bir ortamın oluşturulması çağrısında bulunuyordu.
Saat 10:04’ü gösterdiğinde, Türkiye Cumhuriyeti’nin en vahşi terör saldırısı olarak tarihe geçecek bir canlı bomba saldırısı gerçekleşti. 103 barış destekçisi vatandaş hayata gözlerini yumdu. 1 Kasım Genel Seçimlerinin ışığında gerçekleşen bu lanet saldırının failleri AKP hükümeti tarafından örtbas edilmeye çalışıldı. Fakat gar saldırısının Suruç Saldırısı ile benzerliği şüphesiz İŞİD’in ve dolaylı yoldan AKP’nin dahiliyetine işaret ediyordu.
Tarih 10 Ekim, 2022…
Saldırı üzerinden 7 yıl geçmesine rağmen ülke güvenliğini sağlamakla yükümlü olan devlet, geçtiğimiz yıllarda görmeye alıştığımız sahnelerde olduğu gibi, anma törenlerine gelen katılımcılara karşı hukuksuz şiddet ve gözaltı uygulamalarına devam etti.
Bu sebeple Ankara Garı Katliamı, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan bu yana süre gelmiş etnisite, din ve dil temelli ayrımcı, baskıcı niteliğin yanı sıra devletin yaptığı kanunsuz iş birliklerinin doruğuna ulaştığı olaylardan biridir.
Birlikte Yaşam İçin Berlin İnisiyatifi olarak barış söyleminin sansürlendiği, bastırıldığı, hatta ölümle cezalandırıldığı bu çoğulculuk karşıtı siyaseti kınıyor, saldırıda hayata göz yuman bütün vatandaşlara rahmet, yakınlarına da içtenlikle metanet diliyoruz.
Kaynaklar